15 Ekim 2014 Çarşamba

Kız arkadaşıma üç posta

Selamlar, ben Halit, 38 yaşında, Kazakistan’da inşaat mühendisi olarak çalışan biriyim. Bizim şantiyenin gazinosunda çay işlerine bakan Aycan isminde Kazak bir kız vardı. Birgün bana çay getirdi. Getirdiği çay fincanının altına koyduğu peçeteye cep telefonunu ve hemen aramamı yazmış. Çaktırmadan peçeteyi aldım. Bir müddet sonra dışarı çıkıp aradım. Benden çok hoşlandığını ve benimle olmak istediğini açıkça söyledi. Heyecandan ne diyeceğimi bilemedim. Heyecanım yatışınca, bu gece odama gelmesini söyledim. Şantiyede kaldığımız odalar her türlü konfora sahip ve tek kişilikti. Yine de ilk başta yakalanırız korkusu vardı, ama kalkmış yarak kadı dinlemez derler. Aycan odama gelmeyi kabul etti. Ben hemen odama geçip hazırlık yaptım, tabi içki masası falan kurdum. Beklemeye başladım. Aycan saat 22:30 gibi geldi. Hemen içeri aldım ve kapıyı kilitledikten sonra dudaklarına yapıştım. Biraz öpüştükten sonra yatağın üzerine oturup, masayı da yatağa yakın çektik, ben içkileri doldurdum. İçmeye başladık. Ama inanın rüya gibiydi. Odaya bayan alınması yasaktı, ama odamda sikilesi bir kız duruyordu. Yarın çalışma olmadığı için, kafamda sabaha kadar sikişiriz diye plan yapmıştım. Votka’larımızı içerken öpüşmeler ve okşamalar devam ediyordu. Beni uzun süredir arzuladığını söyledi, parfümümden çok etkileniyormuş. Yalan yok, ben ona karşı böyle şeyler düşünmüyordum. Yine de, “Ben de seni çok istiyordum, ama sana açılamadım!” dedim. Birkaç kelimede bir dudaklarımız birleşiyordu. Ve sonunda yatağa uzandık, deli gibi sevişmeye başladık. Aynı anda da soyunmaya çalışıyorduk. Ve sonunda Aycan’ın daracık kot pantolonunu ve mincik külodunu çıkararak, odama geldiğinden beri merak ettiğim amını görür görmez emmeye başladım. Dilimle ve dudaklarımla yapmadığım kalmadı, amı olabildiğince sulanmış ve yarak bekliyordu. Ama ben her anın tadını çıkarmak istercesine, amını yalamaya, emmeye devam ediyordum. Sebebi ise yapım biraz farklıdır, ön sevişme süresini uzattığımda boşalmamı geciktirebiliyordum. Amacım doyasıya sikişmek olduğundan, amını emerken Aycan’ı çıldırtıyordum. Sonunda, “Hadi sik beni!” demesiyle, ben sikimi ağzına verdim ve bir müddet sakso yaptırdıktan sonra amına sokmaya başladım. Derken ilk başlarda yavaş olan tempomuz gitgide artarak köküne kadar sokup çıkarma şeklinde hızlanmıştı. Defalarca orgazm edip boşalttım Aycan’ı ve domaltarak sikmek istediğimi söyledim. Aycan anında domalarak amını ve götünü adeta bana sunmuştu. Bir müddet bu pozisyonda amından sikiştikten sonra, kendini yavaş yavaş yüzüstü yatağa yapıştırdı. Ben içinden çıkarmadan amını sikmeye devam ediyordum. Bu pozisyonu çok severim. Adeta onu ezerek sikiyordum. Arada boşalacağımı hissettiğimde amının içinde hareketsiz kalarak, boynunu, ensesini ve omuzbaşlarını öperek boşalmamı geciktirmeye çalışıyordum. Aycan hiçbir şey konuşmadan, eliyle sikimi tutarak amından çıkarıp göt deliğine sürtmesi ile, götten de sikilmek istediği sinyalini vermişti. Götüne biraz yüklendim, ama baktım girmeyecek, “İstiyormusun?” diye sordum. “Evet, götümden de sik beni!” dedi. Ben üzerinden kalkarak, kalçalarını ayırdım ve iyice ortaya çıkan göt deliğini yalamaya başladım. Dilimle göt deliğine bastırınca çıldırıyordu. Göt deliğne bolca tükürük bırakarak doğruldum ve pozisyonu aldım. Sikim fazla büyük olmadığı için, sikimin kafasını göt deliğine dayayıp bastırmamla yavaş yavaş girmeye başladım. Sikimin yarısı girince yüklendim ve tamamını geçirdim. Ellerimi göğüslerinin yanlarından geçirerek omuzlarını alttan kavradım, dizlerimle bacaklarını ayırarak, Aycan’ın fazla sikilmemiş götünün derinliklerine pompalıyordum. Vücut ağırlığımdan rahatsız olsa gerek, kendisi domalmak istedi. Ve domalmış vaziyette, bir amına, bir götüne sokup çıkarıyordum. Yaklaşık 1 saat böyle sikiştik. Bir sigara içimi ara verdikten sonra, bacaklarını omuzuma alıp tekrar amından sikmeye başladım. Yan odadan duyulmasın diye fazla ses te çıkaramıyorduk. Bacakları omzumda iken yine götten sikmeye başladım ve yarım saat böyle siktikten sonra, götünden çıkarmadan içine boşaldım. Banyoda temizlendikten sonra tekrar içkiye devam ettik. Sanırım 2 saat böyle geçti ve yine birbirimizi okşamaya başlayarak, sikimi ağzına almasıyla dimdik oldu. Denemedik pozisyon bırakmadan çılgınca 1 saat sikiştik. Onun boşalacağı anı bekleyerek, ben de kendimi ayarladım ve beraberce boşaldık. Bu kez yıkanmadan o şekilde uyuyup kalmışız. Sabah uyandığımızda, Aycan kimseye görünmeden odamdan çıkarak kendi odasına gitti. Öğleden sonra şehire gidip, günlük bir ev tutarak orada sikişmek için plan yapmıştık. Şehirde buluştuk, ama yanında bir kız arkadaşı vardı. Tanıştırdı, adı Sonya imiş. Marketten yiyecek içecek aldıktan sonra, Sonya’nın sahibini tanıdığı bir evi kiraladık. Yine masa kurarak, üçümüz de Votka içmeye başladık. Benimki içerde meyva falan hazırlarken, Sonya ile sohbete başlamıştık. Sonya da istekli görünüyordu ve sözde eve girdikten sonra kendisinin gideceğini söylemiş olmasına rağmen, üçümüz içmeye devam ediyorduk. Bu tür ülkelerine gidenler varsa bilirler, bizdeki gibi 3 oda 1 salon ev pek yoktur. Sadece salon, mutfak ve banyo şeklinde bir evdeydik. Hava kararmaya başlamış ve aldığımız içkiler bitmişti. Üstelik Sonya da bu saatten sonra kendi evine gidemeyeceğini söylemişti. Ben boş şişelerden birini alarak, “Şişe çevirmece oynayalım, şişe kimi gösterirse soyunsun!” diye bir teklif yaptım. Bunu kabul etmediler tabi. Biraz daha oturup sohbet ettikten sonra, Sonya, “Biz Aycan’la yatakta yatalım, sen koltukta yat!” dedi. Ben de, “Tamam, siz rahat edin yeter ki!” dedim. Amacım ikisinin yatağa geçmesinden sonra ben de yatağa girecektim. Sonunda lambayı söndürerek, herkes elbisesini çıkarıp, yatacağımız yerlere geçtik. Onlar yatakta yatarlarken, ben koltukta sadece külotla uzandım. Az sonra lafla sataşmalar başladı. Bana, “Sakın ha yanımıza gelme, koltukta uyu!” derlerken, aslında (Gel aramıza, bizi sik!) imasını yapıyorlardı. Ben bir anda koltuktan kalkıp külodumu çıkardım, aralarına daldım, “Bu evi sikişmek için kiraladık, hatırlatayım!” dedim ve benimkinin dudaklarına yapıştım. Aycan’ı öperken, bir elimle de Sonya’nın külotu üzerinden amını okşamaya çalışıyordum. O ise surekli elimi tutmakla beni engellemeye çalışıyordu. Ben, benim kızın külotunu da çıkararak amını yalamaya başladım. Aycan’ın inlemelerini duyunca, Sonya doğruldu ve “Ne yapıyorsunuz?” dedi. Ben de, “Aycan’ın amını yalıyorum!” dedim. Sonya, “Ayıp ayıp!” dedi. Ben ise, “Biraz sonra senin de amını yalayacağım!” diyerek, benimkinin amına yerleştirdim sikimi ve gidip gelmeye başladım… Sonya, “Utanmazlar sizi!” diyerek arkasını döndü yattı ve üzerine battaniyeyi çekti. Ben ise Aycan’ı sikerken, battaniye üzerinden Sonya’nın götünü okşuyordum. Sonya artık tepki vermiyor ve tahminim o da kendi amını okşuyordu. Benimkini biraz siktikten sonra, Sonya’nın battaniyesini açarak daldım ona. Sonya ilk başta, “Dur, yapma!” falan dese de, dudaklarım amını emmeye başlayınca tamamen kendini bıraktı. Amını emerken parmağımı göt deliğine sokmak istedim, ancak sokturmadı. Sonunda Sonya’nın bacaklarını yukarı dikerek amından sikmeye başladım, sonra da domaltarak sikmeye devam ettim. Ve yine göt deliğine parmak sokmak istedimse de sokturmadı, “Bunu yapma!” dedi. Ben ise, “Ne var sanki, senin de götünü sikmek istiyorum!” dedim. “Sen Aycan’ın götünü sik!” dedi. Ben de, “Sikeceğim zaten!” dedim, inanmadı. Aycan’a, “Hadi domal!” dedim. Aycan domalınca, geçirdim götten… Sonya kalktı hemen yataktan, telefonunu alarak bayağı bir resimlerimizi çekti, ben Aycan’ı hem amından, hem götünden sikerken. Bize komutlar vererek, poz ayarlayıp, resim çekmeye devam etti. Sonrasında Sonya’ya, “Sıra sende!” diyerek domalmasını istedim. Domaldı, ancak, “Sadece amımdan sik!” diye inat etti. Bunların ikisini sabaha kadar siktim. Ama derler ya, kaçan balık büyük olur, Sonya’yı götten sikemedim, halen içime dert oldu. Şu an Kazakistan’ın başka bir şehrindeyim, orada olsam Sonya’yı da mutlaka götten sikerdim, hep onun hayalini kuruyorum.